Türk-ABD ilişkilerinde kritik hafta
1 sayfadaki 1 sayfası
Türk-ABD ilişkilerinde kritik hafta
Irak’ın kuzeyine askeri harekat tartışmasında önemli buluşma ve toplantıların yapılacağı bir sürece girilirken gözler ABD Dışişleri Bakanı Rice'ın Ankara ziyaretine çevrildi.
Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice Perşembe günü Ankara’da Türk Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşecek. Ardından 5 Kasım’da Erdoğan’ın Washington’da Başkan George Bush ile biraraya gelmesi bekleniyor.
Diplomatik kaynaklar, her iki gezi için de henüz bir hazırlık olmadığını belirtiyor. Erdoğan’ın Washington ziyareti tamamlanmadan Türkiye’nin Kuzey Irak’a yönelik geniş çaplı herhangi bir askeri harekata girişmesi beklenmiyor. Ancak bu görüşmelerden ne sonuç elde edilmek istendiği de pek açık değil. Kuzey Iraklı Kürtler ise son günlerde Amerikan hükümetine net mesajlar veriyor.
Ülkenin önde gelen gazetelerinden New York Times bugün, PKK’nın Kuzey Irak’ta serbestçe hareket ettiğini yazdı. Gazete, Kuzey Irak’taki bir anayolda PKK’nın kurduğu sabit kontrol noktasının fotoğrafını da yayınladı.
”Önce Bush-Erdoğan görüşmesi”
Amerikan kamuoyunun, PKK’ya karşı bir tedbir alması için Amerikan hükümeti üzerindeki baskısı artıyor. Hükümet temsilcileriyse, dikkatli bir rahatlama içinde: “Erdoğan Washington’a gelene kadar Kuzey Irak’a herhalde bir müdahale olmaz” deniyor.
Ancak ne Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın Perşembe günü Ankara’da yapacağı görüşmelerde, ne de Erdoğan’ın 5 Kasım’da Washington’da Başkan Bush ile konuşmasında, bugüne kadar konuşulan ve gerçekleşmeyenden başka ne konuşulacağını kimse bilmiyor.
”Askeri seçenek, seçenek değil”
Kuzey Iraklı Kürtler ise, basın ve doğrudan görüşmeler yoluyla Amerikan kamuoyuna kendi öneri ve beklentilerini son günlerde yoğun şekilde anlatıyor. NPR radyosunda, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin oğlu ve Kuzey Irak’taki Kürt Özerk Yönetimi’nin Washington Temsilcisi Kubat Talabani, bu sorunun askeri bir çözümü olmadığını anlattı: “Biz bu soruna bir çözüm bulabilebileceğimize, askeri seçeneğin bir seçenek olmadığına kesinlikle inanıyoruz. Fakat tarih nedeniyle, neredeyse otuz yıldır devam eden savaşın deneyimleri nedeniyle, konuşmaya başlamadan, barış sürecine de başlayamayız.”
Talabani’nin “çözebiliriz” dediği sorun, PKK sorunu. PKK ile görüştüklerini de anlatıyor Talabani: “PKK’yı önkoşulsuz bir ateşkes ilan etmeye çağırıyoruz. Bunu yaptıkları takdirde, bunu yaparlarsa, söylemleri sakinleştirme yolunda bunun olumlu bir adım olacağını düşünüyorum.”
”Ilımlı kesime düşen görev”
Amerikan basını, Kuzey Iraklı Kürtlerin, PKK sorununun çözümünü Türkiye’de “ılımlı” olarak tanımladıkları siyasi kesimlerden beklediklerini yazıyor. Kuzey Iraklı Kürtler, son yıllarda Türkiye’de gerçekleşen siyasi açılımdan “militan Kürtler” olarak tanımladıkları PKK’lıların da payını alabileceğine inanıyor. Kubat Talabani de, önce PKK saldırılarının durdurulması şartıyla, bu umudu paylaşıyor: “O zaman üçlü ve çok taraflı görüşmelerde, PKK’lıların çoğunun kısmi bir af kapsamında ceza almadan sivil yaşama dönebilmesi için hangi mekanizmaların oluşturulabileceğini görürüz.”
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz